Reklam
Reklam
Erdoğan ERKAYMAZ

Erdoğan ERKAYMAZ

dogusofsetayancik@hotmail.com

BEYAZ DÜŞLER ÜLKESİ LAPLAND

16 Ocak 2019 - 16:24 - Güncelleme: 19 Ocak 2019 - 14:07


  1. Gün 29 Aralık Cumartesi



 

İstanbul Adalı Gezginler grubundan Nezih Bayraktar dostumun daveti üzerine 28 Aralık 2018-01 ocak 2019 tarihleri arası Laplan Gezisine katıldık. Lapland gezisi; Husky köpekleri; ren geyikleri, kar motoru safarisi, Noel baba, kutup çizgisi eşsiz doğa ve Kuzey ışıkları kısacası bir masal gibi bir deneyim için 29 Aralık 2018 günü Sun Express uçağıyla saat 06.25 de İstanbul’dan (Atatürk Havalimanı) Finlandiya’ya Rovaniemi havaalanına 4 saatlik bir uçuş sonrası Lapland’a indik.

 

 

Lapland Finlandiya’nın kuzeyinde yer alan, kuzey ışıkları, karla kaplı ormanlarıi ren geyikleri ve husky köpekleri ile biliniyor. Finlandiya’nın en büyük bölgesi olan Lapland, doğa güzellikleri ve muhteşem doğa olayları ile her yıl sayısız turist için tatil durağıdır. Lapland bölgesi, üç ülkenin; Finlandiya, Norveç ve İsveç’in kuzey kutup dairesinde kalan kısmına verilen ad. Bölgenin yerlerine Sami(soumi) deniyor. Bunların geçim kaynağı geyiklerdir. Ormanların, su kanallarının, göllerin tam bir beyaz cenneti…

 

Saat 10.14 geçiyordu Rovaniemi Havaalanına indik. Pasaport kontrollerinden geçtikten sonra oyun parkına benzettiğim bagaj bekleme bölümünde, havada ren geyiklerinin çektiği kızak, yerde değişik Noel baba figürleri duvarda Noel baba resimli ‘’Santa’sOfficeal Home Aırport Rovanıemi’’ havaalanı yazısı… Bizi taşıyan uçağımızda bizimle kalacak. Uçak yolcularına yarım saat süre verdiler bölge şartlarına göre giyinmek için. Müsait bulduğumuz bir alanda içliklerimizi giydik, kar pantolonlarımızı çektik, botlarımızı ve kabanlarımızı giydikten sonra 4 nolu otobüsümüze bagajlarımızı teslim ettik koltuğumuza geçtik.

 

Otobüsümüz hareket ettiğinde hava eksileri gösterdiği, yollar karlı, lastikler kar lastikli… Yolculukboyu bembeyaz ağaçlar arasında yolculuğumuz devam ederken Noel için ışıklandırılmış şirin evlerin arasından ilk durağımız Antalyalı bildiğimiz Noel babanın Finlandiyalı olduğunu söylenen Santa Claus (Noel Baba) köyüne geldik. Sanırım 15-20 dakikalık bir yolculuk sonrası. Grubumuz burada indirildi serbest zaman verildi. İnanılmaz bir kalabalıkla karşılaştık. Noel babaya ait herşey mevcut. Köyü anlatacak olursam Noel babanın evinin önünde dev kardan adam ve dev çam ağacı dünya Ülke bayraklarıyla süslenmiş. (Türk Bayrağı bölümünde fotoğraf çektirdik) ışıklarla süslenmiş her biri tahtadan yapılmış restoran, kafe, hediyelik eşya işyerleri, kuzey kutup çizgisinin (Arctıc Cirle) geçtiği yeri belirlemek için havadan ışıkla çizgi şeklinde çekilmiş ışık ipi.. Bir masal köyü. Noel babanın kıyafetli nöbetçi Noel babayla resim çektirebilirsiniz 20 Euro karşılığı. Ben çektirmedim oraya vereceğim parayla Noel baba postanesine giderek kartpostallar alıp kızlarıma ve eşime (yanımda olmasına rağmen) kart atma beni daha mutlu etti.(iki tercih sunuyorlar ister hemen, isterseniz gelecek yıla) Bura da 6-7 ay boyunca sadece kar yağıyor, göller donuyor her taraf beyaz ziyaretimiz sırasında kar yağıyordu. Burası için söylenecek bir sözde; Tamamen bir ticari köydür. Zaman dolmuştu otobüsümüze doğru giderken başta bulduğumuz kızakla Dr.Güner, Nezih, eşim Filiz kısa sürede olsa binerek hoşça bir zaman geçirdik.

Ruka bölgesindeki otelimize transfer olmak üzere otobüsümüze geçtik. Rehberimiz 2.5 saatlik bir yolumuz olduğunu bildirdi. Yol boyunca etrafın büyüsüne katılmamak elde değil. Husky ve Ren geyikleri büyüsüne katılmamak elde değil. Husky ve ren geyiği safarisini düşünüyorum. Kar motorunun 3 saatlik olacağı söylenmişti burada gün ışığı 4 saat gece 20 saat geceye sarkarsa nasıl olur düşüncesi derken Ruka bölgesindeki ‘’Holiday Club Kuusomo Hotel’’egeliyoruz. Sanırım bir uçak dolusu grubun içinde son oda anahtarını alan ben oldum. Odamı bulma konusunda yardım eden rehberimiz sayesinde odamızı da zor bulduk. Odamıza yerleştikten sonra Akşam yemeğimizi almak üzere kapalı havuz manzaralı kahvaltı alınan bölüme gittik. Açık büfe akşam yemekleri aldıktan sonra odamıza çekildik. Yerleştikten sonra istirahate geçtik. Otelimiz palmiye ağaçlarla çevrili tropik kaplıcalı, otel odaların yanı sıra kaliteli tatil evleri hemen yürüme mesafesinde ‘’petajalampi gölü’’ (donmuş) 4 yıldızlı bir otel.

 


  1. Gün 30 Aralık 2018 Pazar



 

Kahvaltımızı aldıktan sonra kar giysilerimizi giydik saat 10.00 da otobüsümüz ‘’Husky, Ren geyiği safarisi’’ için hareket ediyor. 20-25 dakikalık yolculuk sonrası Husky çiftliğine ulaşıyoruz. Otobüsten indikten sonra grubumuz yüksekte bulunan bir kızak ve iki görevlinin olduğu platform önünde toplanıyoruz. Husky köpeklerinin çekeceği kızak hakkında bilgi veriyor rehberimiz tercüme ediyor. Bir ata endişe etmeye başladım Husky kullanmanın tehlikeli olduğu izlenimi edinecektim ki! Rehberimiz; ‘’daral geldi bana, endişe edilecek bir şey yok, abarttı ‘’ söylemi üzerine rahatladım.

 

Husky kızak turu: İki kişi binebiliyor. Yolcu olan öne kızağın içine biniyor kızak dışına ellerini çıkartmadan oturur vaziyette. Şoför olan kızağın yan uzantılarına basar vaziyette eller göbek hizasında kızağın arka tarafına tutar şekilde binecek. Husky’ler bir araba değil, araba gibi hareket etmediklerinden içgüdüsel olarak sürekli koşacaklar. Şoför olan kontrol için kızağın arka tarafındaki tahta frenle kontrol edecekler. Frene tek ayak bastığımızda yavaşlıyor. Elle de üç hareket yapılıyor elle 30-40 cm aşağı yukarı belle omuz arası hareket yaparsan yavaşla… Kol omuz hizasında dirsekten 90 derece kırarak hareket yapmadan durması ‘’Dur’’ demek… Dur denildiğinde tahta frene iki ayak basılacak. Dur işaretindeki kol 90 derecede sabit değildi omuz aşağı ve omuz yukarı hareketi ‘’Hareket’ ‘ediyoruz demek. Görevli kadın bunu bize uzun uzun anlattığı konu. Husky köpekleri için önemli olan bağlandığı ip yani kızağı çeken ipin gergin olması gerekiyor, bunu da sürücü frenle ayarlıyor. Yokuş aşağı ve virajlarda… Yokuş yukarı gidildiğinde bir ayakla yada duruma göre iki ayakla kızağı iterek köpeklere yardımcı olunmalı. Birazda Husky köpekleri (Sibirya Kurdu) hakkında bilgi verecek olursak; Etkileyici göz rengi ve asil duruşuyla dünyada en fazla ilgi gören köpek cinslerinden biridir. Vahşi görüntüsünün ardından uysal bir alt kimliğe sahip, iyi huylu köpektir. Bazı türlerde cam mavisi gözler, etkileyici havasını arttırmaktadır. Kahverengi ve düz mavi gözlere de sahip olanları da bulunmaktadır.

 

Grubumuz ikiye ayrıldı biz ilk gruptaydık. Bizim kızağımıza geldiğimiz de 5 Husky köpeğinin çekeceğini gördük. Eşim köpekleri sevmesi ve Huskylerin ona karşılığını fotoğraflamaya başladım. Benim arkamdaki kızakta Tiyatro, flim sanatçısı Erkan Can’dı. Oda Huskyleri seviyordu onu da fotoğrafladım. (Gezimiz süresince grubumuzla birlikteydi, mütevazi, insan, adam gibi adamdı. Kibirsiz yardımsever tavırları gerçek halk sanatçısı izlenimi bıraktı) Grubumuz kızaklara yerleşti işaret verildi. Husyk safarisi başladı. Grubumuzdan birinin düşmesi, yavaşlama ve dur işaretlerini de kullanma tecrübesini yaşattı. Müthiş keyif verici bir maceraydı eşim oturduğu yerden kamera ve fotoğraflar çekti anıda görüntülemiş olduk. Safari bittikten sonra grubumuzu çiftliğin içinde bulunan kafeye aldılar. Bölgenin bitkilerinden oluşan çay ve çörekler ikram ettiler. Bardağımızın tahtadan oluşu daha da güzeldi.

 

Burada aldığımız ikramlar sonrası çiftliği gezmeye başladık. Buranın sahibi kendini Kurt adam olarak görüyormuş. Bölgece yaşayan köpeklerden, geyiklerden, atlardan, keçilerden oluşan mini bir hayvanat bahçesi oluşturmuş izlenimlerimiz sonrası RenGeyiği safarisine katılmak üzere o bölüme çağrıldık.

 

Ren geyiği safarisi; Geyikler son derece sakin canlılar, o sakinliklerini kimse bozsun istemiyorlar. Bunun içinde uyarıda bulundular. Yüksek sesle konuşulmaması, ani hareket edilmemesi… Daire şeklinde yolculuğumuzun mesafesi 500 metreyi geçer bir parkur da üç kızakta yapıldığını gördük. Eşimle ben orta kızağa bindik battaniyemizi çektik, beyazlıkta harekete geçtik. Dünyanın ilk evcil hayvanı olma özelliğini taşıyan geyikler 60’la 300 kilogram ağırlığında olabileceği ve kızak çekmek için ren geyiğinin öğrenim süresinin 8 yıl olduğunu söylüyor rehberimiz.

 



Yavaş yavaş parkurda dönerken arkadaşlarımız fotoğraflarımızı çekiyor. Aslın da yavaş olduklarına bakılmasın saate 80 km hıza ulaşabiliyorlarmış. İki katmanlı tüyleri olması onları soğuğa karşı son derece dayanıklı hale getiriyor. Ren geyiği turumuzda bitmişti.

 

Çiftliğin hediyelik eşya satan bölümünde Husky köpeği, Ren geyiği süs eşyası ve dostlara bölgesel hediyelikler aldık. Çiftlik içinde çok eski yüzyıllık belki de üstü mini evde fotoğraflar aldıktan sonra tüm grup toplandı bizi bekleyen otobüsümüze bindik. Önce ‘’Ruka’’da bir alışveriş merkezine geldik daha sonra otelimize döndük. Bu mevsimde gün 4 saat olduğundan hava kararmıştı. Otele döndük odalarımızda havuza girmek için mayolarımızı giydik bornozlarımızı taktık sauna ve buhar odası bölümünden havuza girmek için bayağı zorlandık giriş yerine zor bulduk. Havuz harikaydı özellikle jakuzi bölümleri süper. Yaşımız gereği Agu parkı kullanmadık başında hep çocuklar vardı. Banyomuzu aldıktan sonra biraz dinlenmeye çekildik akşam yemeği için Ruka ya gideceğiz.

 

Ruka Laponya’nın altın kapısı olarak adlandırılır. Dört tarafa dağılmış 29 kayak pisti bulunuyor. Tüm yamaçları bağlayan 18 asansörle hizmet verilmektedir. Bura da her zevke uygun bir şey bulunuyor. Kar motoru safarileri, kayak, ren geyiği ve Husky köpek kızağı, snowboard, kros kayağı, buz balıkçılığı yapılan bir köy.

 

Saat 18.30 olunca otelimiz önünde bizi bekleyen otobüsümüzle Ruka’ya yola çıktık. Köyün girişinde indik. Ruka masal köyü gibi kayak tesisinin (Atlama) eteklerinde oteller, restoranlar, kafeler rengarenk… Meydanda ki Noel ağacının altında sembolik hediye paketlerinin arasında fotoğraflar çekiliyor. Hava oldukça soğuk -15lerde. Meydandaki seyir terasına çıkıyor köyü izliyoruz. Yemek için ‘’Kaltio Kivi’’ Restoran  lobi bara geçiyoruz. 8 kişilik grubumuz siparişler veriliyor. Eşile ben geyik eti ve somon balığı içeren yemekler istedik. Birbirimizinkinden atıştırmak için. ‘’Laponya mutfağı, dünyanın en sağlıklı ürünlerindendir. Ürünlerin ana tedarikçisi doğanın kendisidir. Orman gölleri ve nehirleri somon bakımından zengindir.’’ Grup masaya şarap istediğinde ‘’Serengeti’’ şarabı geldi Kırmızı şarap beğenildi. Yemek sonrası kısa bir köy gezisi sonrası otobüsümüze binip otelimize döndüğümüzde saat 23.45 idi.

 

Tüm otel neredeyse ayakta! Otel neredeyse ayakta! Otel görevlileri bu akşam Kuzey ışıklarının bu bölgede görünebileceğini bildirmiş. ‘’Kuzey ışıkları, yani adını Şafak Tanrıçası Aurora’dan alan Aurora Burealis, dünyanın manyetik alanı ile Güneş’ten gelen yüklü parçacıkların etkileşimi sonucu gökyüzünde ortaya çıkan doğal ışımalardır.’’ Otelimizin yürüme mesafesindeki buz tutmuş göle gruplar halinde gidildi Kuzey ışıklarını görmek adına. Çok soğuk ve -20lerde havanın oluşu 10 dakika durabilen otele dönmekte. 2 kez de biz gittik göle havanın bulutla kapanması umutları tüketti. Saat 02.00lere geldiğinde odalarımıza göremeden çekildik.

 

3 Gün 31 Aralık 2018 Pazartesi

 

 

Saat 09.00 gibi kahvaltımızı aldıktan sonra serbest zaman da karda gezinti yapıldı. Bol bol fotoğraflar çekildi saat 12.00 gibi ‘’ Kar Motor Safarisi’’ için ‘’Ruka’’ya hareket ediyoruz. 20-25 dakika sonra ulaştık. Motor safarisi için özel kıyafetler giyilmesi için önce hanımlar giyinmeye girdiler. Sonra erkekler kıyafet giydiler. İşin ilginç yanı bana uygun alt bulamadığımızdan ben kendi kar pantolonumla safariye katılacağım. ‘’ Stella Polaris’’ şirketinin elemanı kar motosikleti ve sürüş hakkında bilgiler verdi. Rehberimiz özellikle öndeki paletler kırılmasın onun için önümüzdeki motoru takip etmemiz konusunda uyarılarda bulundu.

Grubumuz 16 motordan oluşuyordu. Motorlar çalışınca biraz arkada ve arada olduğumuzdan çıkan gaz rahatsız etmeye başladı. Önde, arada ve arkada görevliler yardımcı olmak adına aramızdalar. Hareket ettik çok ağır ve sıkıntılı giden safari 10-15 dakika sonra normale döndü. Harika bir deneyim yaşadık. Su üzerinde giden jet ski  tarzında bir motorlu araç. Donmuş bir göl üzerinden geçerken hız yapma keyfini de yaşadım. Kar motoruyla hızı, heyecanı ve adrenali yaşıyorsunuz. Eşimde arkamda oturduğundan sorumlu ve dikkatli sürüyorum. Ormanların arasından, hafif rampalardan geçerken bir başka motor grubuyla da karşılaşıyorsunuz o zaman dikkat! Dönüş parkuruna geldiğimizde grubumuzdan bir arkadaşın motoru devrilmesi sonrası ara vermeden dönüşe geçtik. Gündüz ışığında çıktığımız kar motoru safarisi geceye kalmış gece yokluğunu da yaşadık. Ruka’da bu aksiyon dolu heyecan verici kış aktivitesini deneyimlemiş keyif de almıştık. Sanırım 2 saatin üzerinde sürmüştü motorlarımızı durdurup kıyafetleri teslim ettikten sonra bizleri bekleyen otobüsümüze geçtik. Otelimize döndük.

Bugün yılın son günü programlar akşam otelde Sinop ve Adalılar grubu olarak yılbaşı yemeğimizi yiyecek saat 20.00’de Ruka’ya gidilecek orada eğleneceğiz. Hafif  dinlendikten sonra otelimizin restoranına geçtik 8 kişilik masa oluşturup aramıza uçakta tanıştığımız ve gezi boyunca beraber olduğumuz ‘’Jülide’’  kızımızı da aldık iyi ki almışız siparişlerde yardımcı oldu. Yılbaşı fotoğrafları çektirdik rehberimizde yılbaşına özgü taktıkları materyallerde masaları gezdiler. Keyifli bir yemek oldu. Saat 20.00 ye yarım saat kalmıştı. Ruka’ya gitmek için odalarımıza çekildik kar giysilerimizi giymemiz gerekiyor ısı -15’leri geçti…

Otelimiz kapısında bekleyen bizi transfer otobüsümüze biniyoruz. 15-20 dakikalık bir yolculuk sonrası Ruka’ya ulaşıyoruz. Ruka ; Fillandiya’nın en büyük başlangıç kayak bölgesi, anlaşılır bir dille acemi kayak kayak alanı da diyebiliriz. 24 kmlik pistler,çok çeşit kış aktivitelerin yapıldığı alan. Pist alanlarına gidebilecek asansör ve telesijeyleri  mevcut. Kayak snowboard için kayak parkı mevcut. Mola ihtiyaçları için ahşap kulübelere gidiline biliyor. Bizim olduğumuz mevsimde gün ışığı 4 saat isede kayak pistlerinde ışıklandırmalar yapılıyor. Bu aktivitelerin yapılan ana yamaçların dibinde barlar,resteronlar ve kaliteli oteller bulunuyor. Grubumuz da yeni yıla Ruka’da gireceğinden önce köy meydanındaki ‘’ Colaroda’’ bara giriyoruz. Ahşap ağırlıklı bir yapı ‘’Amerikan lokantası’’ tarzı restoran ve barı var. İçeride oturma grupları dolmuş yerel üç genç müzik yapıyor. Sanatçı Erkan Can hanımları kendi oturduğu masa taburelerini verme jestinde sonra bizlerde  içkilerimiz bardan aldıktan sonra ayaktaki gruplara katıldık müzik ve dans izlemeye başladık. Saatler ilerleyince dışarıda bir hareketlenme başladı. Kabanlarımızı kaşkollerimizi eldivenlerimizi şapkalarımızı giyerek dışarıya grubumuzda çıktı artık 2018 yılının son dakikalarını geçiriyoruz.

Kayak merkezinin zirvesinde ışıltılar görünmekteydi. O ışıltılar zirveden aşağıya doğru hareketlenmişti finişe yaklaşıldığında onlarca Ruka’lı genç ellerinde meşalelerle yeni yıl karşılıyorlardı. Onların indiğinde 10 dakikaya yakın süren havai fişek gösterisi yeni yılı müjdeliyordu. Eşimle -20’lerde Fillandiya-Laponya-Ruka’da birbirimizi kutlayarak yeni yıla girmiştik köy meydanı ana baba gecesi herkes yeni yıl kutluyor. Bir ara meydanda halay çeken grup gördük ısınmak içinde olsa halaya bizlerde katıldık. Sonra grup arkadaşlarımızla birbirimizin yeni yılını kutladık. Hepimizin ortak dileği; ‘’Sağlık,savaşsız barış dolu bir dünya ve yeni geziler’’oldu. Saat 01.00 gibi otobüsümüz geldi kar yağışı altında otelimize döndük. Birazda lobide sohbet sonrası odalarımıza çekildik.

4. Gün 01. OCAK 2019 SALI

 

Yılın bu ilk gününde kahvaltıya saat 09.00 da kalktık. Biraz kahvaltıdan sonra bahsedecek olursam. Finlandiya mutfağında Ruslardan ve İsveçlerden etkilendiği görülüyor. Süt , peynir ve yumurta vazgeçilmezleri. Kahvaltıda ayrıca ‘’Hernekeitto’’ olarak bilinen özellikle kış aylarında içilen bezelyeli çorba. Çavdarlı, pirinç lapa’lı, patates püreli ve tereyağlı börekleri ‘’Karjalanpiirakka’’, kurutulmuş balık, meyveler ve Kaalikaaryleet’’ adı verilen lahana sarması peynirli yumurtalar… Kahvaltıda biraz uzun oturduk artık son günümüz 11.00 gibi odalarımızı boşaltmak durumundayız. Valizlerimiz hazırdı son eşyalarımızı yerleştirdikten sonra otelimiz ‘’Holiday Club’’dan ayrılıp rehberin bildirimine göre iki buçuk saatlik yolculuk sonrası ulaşacağımız ‘’Rova niemi’’ye doğru yola çıktık.

 

Yol boyunca bilgilendirme yapan rehberimiz özellikle Fillandiya eğitimi dikkatlerden kaçmadı… Finlandiya eğitim sisteminde okuma becerileri, bilim ve matematik okur yazarlığı kadar sosyal bilimler, görsel sanatlar, spor ve pratik becerilerin geliştirilmesine de önem veriliyor. Finli öğretmenler ve aileleri de matematik veya Fen derslerindeki soyut kavramları öğretmeni en iyi yolun müzik, drama ya da spor uygulamaları olduğunu düşünür. Akademik ve akademik olmayan öğrenme biçimleri arasında kurulan bu denge çocukların okuldaki mutluluğunu sağlamanın büyülü formülüdür. Fillandiya’da zorunlu okula yürüyerek ya da bisikletle gidiyor (kendileri) Eğitim hayatlarının ilk altı yılında hiçbir şekilde not verilmiyor. Sadece 16 yaşlarındayken ülke genelinde bir sınava giriliyor. Öğretmenler gün boyu sınıfta ortalama dört saat ders veriyor. Tüm öğretmenlerin en az master derecesi var. Üniversite başarısı en yüksel %10luk dilim arasından seçiliyor öğretmenler. Öğrencilere ödev verilmiyor çünkü öğrenmenin yeri okuldur. Fin okullarında spora bol yer var ama spor karşılaşmaları yapılacak takım yok. Rekabet, üstünlük kazanmak Fin kültüründe değer verilen bir şey değil. Eğitim harcamalarının hepsi devlet tarafından destekleniyor(özel eğitim okulu yok) Eğitim ‘’herkes için eşit imkanlar sağlamak’’ demek.

 

İki buçuk saatlik bir yolculuk sonrası  Rovaniemi’ye geldik. Otelimiz restoran ve kafesini kullanabileceğimizi belirtti. 5 saatlik bir serbest zaman verdi. 5 saat sonra herkes burada buluşup havalimanına transfer olacağımız belirtildi. Biz yine Sinop Ayancık grubu olarak beraber kenti gezmeye başladık. Rovaniemi Lap Land (Laponya) bölgesinin başkenti. Kuzey kutup dairesi (Aretıe Cirele)  yer alan özel bir destinasyon. Burada uzun kışlar ve çok kısa yazlar yaşanmakta. 2017 sayımına göre şehir 60 bin nüfuslu. Kış aylarının çok soğuk geçtiği de, akşamları ise restoranlarda, barlarda ya da gece kulüplerinde zaman geçiriyorlar.

 

Yürüyerek gezimize başlıyoruz fotoğraflar alıyoruz ilk durağımız. Lordi square meydanı… Tam şehrin merkezi. Restoran ve kafelerin önünde buz masa ve oturma grupları. Hediyelik eşya satıcılarının arasından meydanın hemen yanındaki ‘’ Sompokeslus’’ oradaki popüler alışveriş merkezi turumuza devam ediyoruz, soğuk -15 lerde olmasına karşı hissettiğiniz -20 ve üsttü. Dört gündür ilk defa nehir kenarında bir kilise gördüm Rovaniemi  Cathevral ikinci dünya sonrasında yıkılan tarihi kilisenin yerine, 1950 yılında da aslına uygun olarak yapılmış… Yemek için bir mekan arıyoruz otobüsümüze yakın bir mekan da yemeğimizi aldıktan sonra bir kafeye geçtik havalimanına transfer zamanına kadar kahvelerimizi içtik. Zaman gelmiş havaalanına yola koyulduk.

 

15-20 dakikalık kısa bir seyahat sonrası havaalanına geldik. Bagajlar verilip biletler alındı, gümrük geçişleri yapıldı uçağımıza geçtik. Uçağımız bizi 4 gündür beklediğinden donma işlemlerini gidermek adına alkolle yıkandığından uçakta ‘’alkolle yıkanan uçağa binmek caiz mi’’ esprileri yapıldı. Dönüş koltuklarımızda gidiş koltuk numaralarımız olduğundan ilginç geldi. Dört saatlik uçuş sonrası saat 02.00 gibi İstanbul Atatürk Havalimanına indik.

 

Bu gezimizde çok keyifli geçmişti. Bunların bazılarını anımsarsak. San Claus Village den geçen Kuzey kutup çizgisinin temsili görüntüsü. Husky safarisi, Ren geyiği safarisi, Snowmobile safarisi, Masal evlerinin arasından kuzey kutbunda kar yürüyüşü. Yıllar sonra eşime ve çocuklarıma attığım yılbaşı kartı, Kuzey ışıklarını görme adına -20’lerde bekleme. Özellikle İstanbul Adalı Gezginler ve Ayancık Gezgin grubumuzun ilk gezisi oldukça mutlu etti. İşte, böyle Finlandiya Lapland (Laponya) istikametteki gezimizin sonuna geldik. ‘’Seyahat etmek düşüncelerimizi değiştirmek ve ön yargılarımızdan kurtulmaktır.’’ Anotole France

 

Yeni seyahatlerde buluşmak üzere sevgi ile kalın.







 

Bu yazı 43167 defa okunmuştur.