Reklam
Reklam
Erdoğan ERKAYMAZ

Erdoğan ERKAYMAZ

dogusofsetayancik@hotmail.com

BÜYÜK USTAYI KAYBETTİK (ARA GÜLER) (YILLAR ÖNCE YAZDIĞIM YAZIYI BUGÜN SİZLERE SUNUYORUM)

19 Ekim 2018 - 13:52

Ben fotoğraf sanatçısı değil, foto Muhabiriyim Ara Güler

 

Bayramda yurt dışında olacağımdan fotoğraf makinamı alırken hazırlarken aklıma her ne kadar kendisine ‘Ben fotoğraf sanatçısı değil, foto muhabiriyim ‘diyen usta ‘Ara Güler’ geldi. Onla tanıştığım günü o günkü anımı ve usta hakkında toparlayabildiklerimi yazmaya karar verdim.

 

Haziran 2014’te İstanbul’daki bir dostumuzun düğünü için gittiğimde, kızlarımla Beyoğlu’ndaki ‘Ara Kafe’de buluşmak üzere randevulaştık. Sanırım önce ben gittim, sonra büyük kızım Selin Tuğçe geldi. Küçük kızımı beklerken siparişlerimizi verdik. Ara kafe, Taksim İstiklal Caddesinde Galatasaray Lisesinin yanından inen yola girerken hemen sağda. (Güzel iç dizaynı ve okumak için kitap ve dergileri olan kaliteli bir mekân) Lavabo ihtiyacım için bahçeden bina içine girdiğimde Dünyaca ünlü usta fotoğrafçımız Ara Güler’i gördüğümde! Lavabo ihtiyacımı unutup hemen dışarı çıkarak binanın bitişindeki kitapçıdan ustaya ait ‘100 yüz’ kitabını aldım.

 

Kitabımla ustamın yanına gittiğimde daha sonra öğrendiğim Milliyet Gazetesi görevlileri ile görüşmeleri bitmişti. Kendimi tanıttım, kitabımı imzalaması ve zamanını ayırırsa sohbet etmek istediğimi belirttiğimde ‘Memnuniyetle’ söylemi beni çok heyecanlandırmıştı. Kitabımı nereden aldığımı sorduğunda ‘Hemen yandaki Yapı Kredi Yayınlarından aldım ‘cevabımın üzerine ‘37 TL verdiniz değil mi? Bizden alsaydınız 40 TL ödeyecektiniz. Hem para kazandınız hem benimle sohbet edeceksiniz. Üstelik ikramımı (çay) kabul edeceksin’ demişti. Kısa ama benim için önemli bir sohbet olmuştu. İşin en ilginç yanı dünyaca ünlü fotoğraf ustasına ‘cep telefonumla fotoğraf çekinebilir miyiz?’ söylemime ‘Yeter ki fotoğraf olsun. Ha makine ha telefon.’ Söylemi engin hoş görüsü beni daha da heyecanlandırdı.

 

Yaptığım araştırmada dünyanın en iyi 7 fotoğrafçısından biri olarak kabul edilen ‘Aran Güleryan’ olduğudur. Ülkemizde ve pek çok ülkedeki büyük basın kuruluşlarından gazetecilik ve fotoğraf muhbirliği yaptığı ve yine ajanslar fotoğraflarını satın almak için sıraya girdiği yazılıp çizilmektedir’.

 

1971 yılında dünyaca Ünlü ressam Picasso ile gerçekleştirdiği röportaj büyük ses getirmiş. Picasso’nun 90. Yaş günü kutlaması için hazırlanan ‘Picasso Me Tamorphose et Unite’ adlı kitabı için ressamın şatosunda çok sayıda fotoğrafını çekmeyi başarmış.(Picasso fotoğraf çektirmeyi sevmeyen biri olarak bilinmektedir.) Bunun yanında İsmet İnönü,Winston Churchill,Bertrond Rusel,İndira Gandi,Alfred Hichrock,Salvodor Dali’dir.

 

Fotoğraflarında ‘Leica’ markası kullanan Ara Güler’in fotoğraflarının büyük bir bölümü Fransa,ABD ve Almanya’da çeşitli müzelerde sergilenmektedir. Fotoğrafın her türünde araştırma ve çalışma yapmış,siyah-beyaz ve renkli fotoğrafta yetkin ve özgün bir üsluba ulaşmıştır. Uluslar arası düzeyde gördüğü ilginin temelinde yerel özellikler taşıyan ince dirizmini dönemin ünlü fotoğraf büyük ustalarıyla aynı düzeyde bir anlatma gücüne varabilmiş olması yatmaktadır.

 

Yazımı sonlarken Atatürk’le ilgili anısını yazmak istiyorum. Atatürk Florya Köşküne gelip denize girer. Sandal da kürek çekerdi. Bende Atatürk’ün arkasında dolanır, yüzerdim. Fotoğraflarda arkasında dolanan veletlerden biri benim belki de… Halkla arasında barikat kurmazdı. Çizgili mayosuyla yalnız başına denize girerdi. Öldüğünde 10 yaşındayım. Babam beni Atatürk’ün na’şının bulunduğu Dolmabahçe Sarayına götürdü. Herkes ağlıyordu’

Büyük usta ışıklar içinde uyu…

Bu yazı 30459 defa okunmuştur.